ESKİ ANADOLU TARİHİ
ESKİ ANADOLU TARİHİ ÜNİTE 1(KONU ÖZETİ )
ANADOLUNUN TARİH ( YAZI ) ÖNCESİ DÖNEMİ
* Arkeoloji: Genel anlamda insanlık tarihini insanın geçmiş yaşamını günümüze kadar ulaşan kanıtlar ve maddi kültür kalıntılarıyla inceler.
* İnsanın günlük yaşamını kolaylaştırmak için ürettiği ilk aletlerden yazını keşfedilip kullanmaya başlanmasına kadar gecen süreye süreç tarih öncesi (prehistorya ) olarak adlandırılır.
* tarih öncesi Çağlar bugünkü bilgiler ışığında afrikada Homo habilis olarak adlandırılan insan türünün iki buçuk milyon öncesinde üretmeye başladığı tas aletlerle başlar.tarih çağlarının başlangıcı ise yazı ile belirlenir.
*yazının bulunması ve kullanımı farklı coğrafyalarda farklı tarihlerde gerçekleşmiştir. Anadoluda söz konusu olduğunda tarih öncesi çağların günümüzden yaklaşık 4000 yıl önce assur ticaret kolonileri çağından anadoluya yazının gelmesiyle sona erer.Bu tarih Mezopotamya söz konusu olduğunda günümüzden 5000 yıl tarih öncesi çağlar olarak adlandırılan bu geniş zaman süreci daraltmak amacıyla farklı dönemlere ayırılır.
Buna göre:
Paleolitik (eski taş )
Epipaleolitik (paleolitik i izleyen)
Mezolitik (orta taş )
Neolitik (yeni taş )
Kalkolitik (bakır taş)
İlk tunç çagı
Orta tunç çağı
Son tunç çağı
*insanın günlük yasamın geçiridigi alanlarda konakladıgı mekanlarda arkasında bıraktıgı ve insanın varlıgını gösteren somut izler Maddesel kalıntıdır.
PALEOLİTİK ÇAĞ(tüketici ve göçer yasam tarzı )
* Günümüze ulaşmıs en eski taş aletler ile tanımlanan eki taş yada yontma taş çağı (paleolitik cag)İnsanın doğada hazır buldugu kullandıgı ve tükettigi asamadır.
*Sıgınma olarak dogal magaraları kaya sıgınaklarını agac kovuklarını kullanmaktaydılar.
*beslenme dogada hazır buldukları hayvan leşleri bitkiler yemişler kökler toplanarak yapılıyordu. hayvanları ucurum yarlara sürerek yakalayıp satır ile parçalayıp tüketirlerdi.
*ilk insanlar konaklama ve beslenme için 15-20 kişilik küçük gruplar halnde yaşamışlardır.
*homo habilisin adılı homo erectus yaklaşık 1.8/1.5 milyon önce Afrika kıtasında çıkıp (asya ve avrupaya yayılmışlardır)
*Bu insan toplulukları paleolitik dönem boyuncas anadolunu çeşitli bölgelerini yayılmış ( güneydogu anadolu ,Marmara bölgesi, istanbul yakınları gibi)100 üzerinde konaklama yerleri bilinmektedir.
*Konya il sınırı içinde kalan dursunlu nigde ilindeki kaletepe deresi Antalya ( Karain) isatanbul (yarımburgaz) son ikisi magara yerleşimidir.geçtigimiz yıllarda denizlide bir traverten ocagındaki çalışmada buluna home erectus insanına ait kafatası anadoludaki varlklarını kanıtlamıslardır.
*Peolitigin son aşamasında insan dogayla mücadele iklim koşullarnda korunmak için çalıçırpıdan hayvan kemiklerinden çadır türü barınaklar yapmıştır.Taş boynuz kemik gibi hammadelerden delici ve kesici aletler (dilgiler) zıpkın ve oltalar üretmişlerdir.küçük oK geliştirmişler.(tavsan ve kus avlamak için) bu döneme ait önemli mekanlaran biri KARAİN magarası Hatay ilindeki ÜÇAGIZLI magarası üçagızlı magarada kalanlar süs ve takı yapmışlardır.
EPİPLAEOLİTİK /MEZOLİK ÇAĞ( degişen cevre degişen yasam biçimi)
* üst paleolitik sonunda son buzul çagının (würm)sona ermesiyle yasanan iklimsel degişiklikler sonucu başlamıstır.
*Bu degişim yasam biçimlerinide degiştirmiştir.avcılık toplayıcılık balıkçılık faliyetleriile ile göçebelikte yasayan degişimlerle birlikte yerini mevsimlik ve kalıcı yerleşime bırakmıştır.
*ilinçli besin toplayıcılık ve uzman avcılık dönemi oalrak tanmlanır. Ancak dünyanın her bölgesinde aynı anda benzerlik gerçekleşmemiştir.
*paleolitik yaşam sürdüren toplumlar epipaleolitik değisen iklim koşullarna uyum saglamak için yasam bİçimlerini geliştiren topluluklar ve meozolitik topluluklar oluşturmuşlardır.
*ülkemizde bu topluluga ait buluntu yerleri saptanmıstır.Biris mezarlıgı ve söğut tarlası gibi (g.ana.dolu) diğeri ise öküzini mağarasının kış ayları dışında en az üç mevsim kamp yeri olarak kullanılmıştır.magarada buluntular bu insanların avcılık ve kasaplık faliyetleri kemik ve taş işçiliği takı yapımı gibi faliyetleri yanında topladıkları çeşitli meyvalar haklarında bilgi verir.
* İnaçları ile ilgili sembolik buluntularda çıkarılmıştır. Bu bölgenin kuzeyinde yeralan pınarbası kazılarında orta Anadolu bölgesi epipaleolitik yaşamı ile ilgili ilginç verileri ortaya cıkarmıstır. PInarbası saz kulubelerde yasayan (pleistosen gölü) ve bataklıkta yayan balıkları, cevredeki kusları avlayarak yaban bitki toplayarak beslenen bir grup insanın kısa süreli konaklama yeridir. diğer bölge ve toluluklarla ilşkileri degiş tokuşla saglanmaktadır.
*kuzey Marmara bölgesi Karadeniz kıyılarında agaçlı agva ambarlı domalı ve gümüşdere gibi göl ve bataklIk alanlarda yasayanlar çevre özel uyum saglamıslardır.maddesel ortaklıklar dönemin belirleyici minik taş anlamına gelen genellikle geometrik biçimli mİkrolit aletlerdir.
NEOLETİK ÇAĞ ( çanak çömleksiz) Yerleşik yasam üretime geçiş
*buzul çagın sona ermesiyle baŞlayan ilklimsel ve cevresel degişimler insanın yıllık birikimi ve zihinsel birleşimiyle yasam biçimlerinde degişikli K olmustur anaolunun içinde bulundugu ön asyada degişen yasam biçiminin ilk yansıması olmuştur
*Belli bölgeden uzun sureli cevreye ve topraga baglı olarak yerleşim yaşamIn baslamasıdır.önceki dönemde mevsimlik özel amaçlı ( balılçılık toplayıcılık ) gibi yerleşme yerini bu dönemde kalıcı sürekli yerleşime bırakmıştır.
*insanların bitki ve hayvan dünyası üzerindeki gözlemleri yasam alanlarındaki secimlerini etkilemişlerdir. insanlar besin bölgesinin oldugu yerde yıl boşunca durmaya başlamIstır.( kalıcı yerleşme)
*İklim ve cografyanın etkisi ile yeni yapı biçimleri geliştirmişlerdir. Ekonomik açıdan ;avcı toplayıcılıktan tüketiilicikten üreticilige geçmişlerdir.bu degişim ( devrim ) niteligi tasır.
*Anadoludak kazılarda yeni bulgularda ( örnegin göbekli tepe) bu degişim sürecinin anlaşılmasına yönelik yapılan tartışmalara katkılar sunmaktadır.
*neolitik cagda yenitas ve obsidiyen geliştirilmiştr.
*ilkkez kilden canak çömlek üretilmiştir
.*tarım yapılmaya baslanmıstır.yerlesik köyler olusturulmustur.
*Hayvanlar evcilleştirilmştir.anıtsal boyutlarda heykeller ve kabartmalar yapılmıstr.
*bu olusumlar belli asamalar sonucu gerceklesmiştir.mö.10.000 yıl balayan ve mö 6000 yıl kadar devameden neolitik cag da insanlarda yenilikler esas alınarak iki aşamada incelenmiştir.
a-) Çanak Çömleksiz Neolitik çağ
b-) çanak çömlekli neolitik çağ
*NEolitik yanlIzca anadoluda degil dogu karadeniz kıyıları (levant bölgesi) kuzey surye kuzey ırak ve zagroslarda da ayrıntılı olarak çalışan ve farklı gelişim gösteren yerlesmeler ve kültürlerle temsil etmektedir.
*iilk asama olan çanak çömleksiz neolitk dönem yaklaşık tarih olarak mö. 10.000 ile 7000 yılları arasında yasanmıstır.
ÇANAK ÇÖMLEKSİZ NEOLİTİKTE DÖNEMDE İLK AŞAMA
*Yogun toplayıcılık ve tarim yapma ısında toplumsal yapıdada degişimler görülmektedir. Bunlardan birisi: sanatsal tinsel ürünlerde günlük ihtiyaclar dısında özel amaçlara yönelik anıtsal kolektif iş gücü gerektiren yapı buluntulardır G.A.Bölgesindeki halan çemi ( batman) Demirköy ve Çayönü (Diyarbakır) ile gökekli tepe ( Şanlıurfa) ve körtik tepe (Diyarbakır) gibi merkezler bu gelişmelerle ilgili veriler oluştururlar.
*bu dönemde hallançemi ve Çayönü topraga yarı gömük yuvarlak planlı yapılarda oturan toplayıcılık ve avcılık ile geçimlerin saglayan grupların yerleşmleridir.aletlerin çogUnlukla Bingöl civarından getrilen obsidiyenden yapmakta kap ihityaçalrını taş kaplarla saglanmaktadır.göbekli tepe bu toplulukların kolektif kült alanıdır. Bu tepedeki döneme tarihlenen çeşit ve kaliteleri açısından şaşırtıcı nitelikte kireçtasından biçimlendirilmiş görSel sanat ürünlerinin işaret ettİğİ inanç dünyası ve sosyal yapı neolitik yaşam biçimi konusunda eskİ görüşlere yep yeni boyut kazandırmıştır.bu neolitik çagın ilk evresinde ina edilen mimari yuvarlak planlı topraga dönük üst bölümleri kerpiçle sıvanmış saz ve agac dallarından yapılmaktadır.ayrıca kolektif iş gücü gerektiren özel amaçlı yapılar insa edilmiştir.döneme ait belli aletler geliştirlmşİtir. tas kaplar.boncuk yapımı gibi uzmanlk alanlar ortaya cıkmıştır.
*Obdisiyon:volkanik püskürüklerle birlikte yeryüzüne cıkan (volkanik cam) ve özellikle neolitik cagda yaygın olarak alet yapımnda kullanılan maddedir.
Kült:inanç sistemyle ilgili yapı ve uygulamaların tümüne verilen isimdir.
ÇANAK ÇÖMLEKSİZ NEOLİTİK DÖNEM İKİNCİ AŞAMA
*Çanak çömlekiz dönemin ikinci asamasında tahıl üretimin belli yerleşmelerde denendiği ve hayvanların insan kontROlünün arttıgı bilinmektedir
*Dönemin ortalarında pek çok yerleşmede belli tahıl ve bitki türlerinin yetiştirildiği yapı işçiliginde taş alet işçiliginde önemli yol katetmişlerdir.
*mimaride yuvarlak plandan dörtgen plan yapılara gecilmiş tek ve çok odalı taştan yada kerpiçte binalar yapılmıs dörtgen yapı heryerde kullanılmaya başlanmıstır.çakmaktaşı ve obsiidiyen taş aletleri çift vurma düzenli ve baskı teknigi olarak bilinen yarı teknolojler yaygın kullanılmaya balanmıstır
*Obsiiyen kimi yerleşmelerde dogu anadalo ( Bingöl civarında)kimi yerleşmelerde ise orta Anadolu( Kapadokya kaynaklarından) getirilmektedir.
*İnanç dünyasında:ölü gömme gelenekleri belirgin kullanılmıştır. Özel yapılar kült yapılar hemen her yerleşmede konut yapılardan ayrı olarak farklı boyutta özenli işçilikle farklı teknolojilerle yapılmıştır. *toplu gömütler kafatası kültü olarakta bilinen törensel uygulamalar (Çayönü) iskeletlerin alçıyla kaplanması ( körtik tepe)bu dönem yasamını belli eden özelliklerdendir . Diyarbakır/Çayönü kafataslarının ayırı bir odadatoplandıgı bina urfa/nevari çoride ve göbeklitepeden içinde bezemeleri anıtsal boyutlarda şekiller bulunan tapınaklar insanların dinsel alanda ortaya koydugu ilk olaganüstü eserler olarak degerlendiriliyor önemin sonunda ekonomide tarım yaygınlaştı hayvan evcilleştirildi evcilleşen hayvanlar arasında domuz koyun keçi ve sıgır bulunmaktaydı.
*Dogu ve güneydogu Anadolu da yapılan kurtarma kazılarında kalıcı taş ve mimari görkemli sanat ürünleri yasam biçim ile zengin verler sunmuşlardır.döneme ait yerleşmeler Çayönü caferhöyük nevali çori akarçay
*Çayönü nevali çori ve akarcaytepe mimari planlı binaları ve binaların arasında avlu olarak kullanılan açık alanlar yerleşme düzenine sahip olduklarını belirtir bu bölgede kültürel bütünlüge işaret etmektedir
*İlkkez Çatalhöyük ve Çayönü ndeki ki katlı binaların bir örnegi akarçag tepede bulunmuştur.
*Neoltikçag çanak çömleksiz evresi dogu ve ğüneydogunun dışında Kapadokya ile Konya ovası gibi orta anadoludanda bilinir 1960 ve 70 yıllarda yapılan kazılarda kazılan hasan 3.ve suberdenin yanı sıra hala sürmekte olan aşıklı höyük ve boncuklu en erken yerleşim yerlerdir.
*Konya çatal höyük 1990 yılı kazılarında çanak çömleksiz neoltik çag tabakalarının varlıgı saptanmıstır.
*mö 9 cu bin ve 8 . bin yıllara ait araştırmalarda Aksaray yakınlarındaki asıklı höyük ile cagdası boncuklu,dogu ve güneydogu Anadolu yerleşmelerinde ekonomik ve yerkeşmedüzeni geçim ekonemii tarım bilgisine ve deneyimide sahip olmakla birlikte yaban havan avı yabani tahıl bitki ve meyve toplayıcılıgı agırlktadır hayvanlar henüz evcilletirilmemiştir(asıklı höyük toplulugunda)
*Bölgedeki yerleşim düzen bal petek konumundadır.sıkısık yerleşim düzeni hakmdir.kerpicten yapılan evler damlardan girilmektedir damlar günlük yaşam alanı olarak kullanılırdı.
*güneybatı asyadaki en zengin obsidiyen yataklarına sahip olan Kapadokya bölg. Göllü dagda yapılan kaletepe obsidiyen atolyesi kazısında en eski çanak çömleksiz neolitik çaga ait iilişkilerbulunmuştur.
*kaletepe bulgular evcil hayvanların olmaıgı dolayısıyla yüktasımada insan gücüne baglı oldugu ve dönemden uzak bölge arası iletişimin oldugu ve takas yoluyla ticaret yapıldıgı ögrenilmişti.
*obsidiyenlerin kaletepe obsidi atalyösi uzman gruplar tarafından seri üretime geçilmiş güneydogu Anadolu ve kuzey suriyeden kıbrısa ihraç eildigi anlaşılmıstır.
ÇANAK ÇÖMLEKLİ NEOLİTİK ÇAG (gelişkin neolitik çifci köyler)
*bu dönemde dogadan aldıklarının yerine yenilerini yada kendi tercihlerini koymaktaırlar.
*tarım ve hayvancılık tam anlamıyla çözümlenmemiştir( besin bulma kaygısından dolayı)
*Bugday arpa gibi tahllar ile bezelye mercimek nohut baklagİllerin kultürüne alınmasını hayvanlar evcilleştirme süreci izlemiştir.
*doga üzerinde söz sahibi olan tarimcı hayvancı çiftçi topluluklar almıstır.yarının emnİyete alınması depolama yeni gelişmelere neden olmuştur.
*yerleşik yasam tarım hayvancılıgIn baslaması ve belli bölgelerde nüfusun artması ve yerleşim alanlarının belli islerle ugrasan uzman zaaanatkar grupların oluşmasını saglamıstır.
Örn:hayvanların otlatılması ekp biçme kerpiç yapımı
*bu iş gruplarını biride çanak çömlek yapımı olmustur
* güney dogu ve orta anadoluda mö 7000 lerde ilk çanak çömlek üretimi baslarmıstır.
*tas deri ve sepetten yapılan tasıma depolama pişirme kapları bu kez kilden yapılmaya baslanmıstır
*kil,kerpiç ,sıva boncuk ve heykelcilik yapımında zaten kullanılmaktadır.
*çömlek baslangıcta basıt yapılırken ilerleyen zamanlarda özenli işçilik gerektiren kaplar üretmeye başlamıslardır.zaman çinde kalplar olusturulmus mö 4. Bin yüzyılda çömlek çarkının kullanımı ve seri üretimi yapılmaya baslanmıstır.ayrıca kaplar üzerindeki bezemeler bölgesel kültürlerini yansıtmaktadır bunun hakkında bilgi vermektedir.
*kilin dogada bol miktarda bulunması pişirilerek fırınlanması killerden çok sayıda üretilmesini saglamıstır.
*mö 7000 ve 6000 arasında Anadolu ve çevresinde çanak çömlekli neolitik çag adıyla degerlendirilir.
*temel degişim sosyo- ekonomik açıdan bugünkü tarımcı ve hayvancı köy yasamına benzer çiftçi köylerin kurulmasıdır.
*anadolunu birçok bölgelerinde görülmüştür.doguan aoluda elazıg Malatya tepecik ve Tülin tepe güneyde Çayönü orta Fırat havzasında mezra-telellat ve akarçay tepe Çukurova bölgesindeki yumuktepe gibi yerleşmelerde bu dönem özelliklerini gösteren kalıntılar incelenmiştir.orta fıratta kuzey suryedeki çagdaslarla paralel bir gelişim içideki mezra-teleilat ve akarçay tepe ilk çanak çömlegin ortaya çıkısı ve gelişimi tas temelli kerpiç duvarlı muntazam dötgen planlı çok odalı konutlar işlik alanları ve yerleşim düzeni ile bu döneme ısık tutan yerleşmelerdir.
*Aynı zaman diliminde Çukurova bölgesi Kapadokya bölgesi Konya ovası göller bölgesi batı Anadolu ve Marmara denizinin çevresi ;Trakya yasam temelde benzere şekilde ancak bölgelere özgü farklılıklar sürmektedir. Çukurovada yumuk tepe orta anadoluda ve dogu Karadeniz kıyı bölgesi ile iletişim konusunda anahtar yerleşmelerdendir.orta Anadolu platasundan dogudan batıya kösk höyük ,tepecik,can hasan ,catalhöyük,erbaba,gelşkin neolitik çiftlk yerleşmelerindendir göller bölgesnde bademagacı höyücek ve hacılar ile temsil edilen direm batı Anadolu da son dönemde yapılan kazılarda ckan ulucak yeşil ova ve ege gübre gibi yerleşmelerden blinir.
*Marmara denizinin dogusundaki fikirtepe Pendik güneyindeki ılıpınar mentese aktoprak kuzeyde Trakya ve son yıllarda istanbulda yeni kazılan söz konusu dönemin yaşamını anlayabilecegimiz kazıları saglayan yerlerdir
* orta Anadolu bölgesi gelişkin neolitik yerleşmelerde ortak öge topluluklarının ,( geçim-ekonomi) tarım ve hayvancılıga dayanmasıır.tepecik çiftlik köşkhöyük yerleşmelerinde ortaya cıkarılan çanak çömlekler üzerine bir çok işlemler görülmekte ve bu işlemler ogünki koşullar hakkında günümüzüe bilgi sunmaktadır.(süt sagma balık tutma yılan ayakalama kadın dayanısmasına kadar )çeşitli figürler hayvan ve bitki dünyası hakkında bilgi saglamaktadırher iki yerleşmede obsidiyen yataklarına yakın konumlar ve dag gecitlerine hakim statejik pozisyonları ile bölge iletiişm ve alışverişte önemli yere sahiptir.bu durum toplulukların yerleşim yer seciminde tarım hayvancılık dısında hammadde kaynaklarına yakınlık komsu bölge ve toluluklarla artan ilişkilerden kaynaklanır
*orta anadolunu Konya ovasındaki yerleşmelerde ( Çatalhöyük ) 1960 lardaki kazılar sonucu 1990 yılındaki kazılar dahil birçok bulgular çıkmıştır.yasam biçimlerinin anlasılması ve acıklanması için anahtar yerleşmeye sahiptir.ilkkez (çanak çömleksiz cagda ) iskan edildigi dönemde sulak ve bataklık olması tarım ve küçük bas hayvana dayanması cevre ile çelişkili olsada en büyük nedeni kl yataklarına yakınlıgıdır bunla brlikte çok sayıda heykel kabarta sıva ile biçimlendirilmiş yapı ögeleri i çin zengin kil yatakları yerleşimlerini etkilemiştir.
*çatal höyükün geçim ekonomisi küçük boyutludur. Üretim ve depolama hane halkına aittir.beslenme tahıl üretimine koyun ve keci besleyiciligine dayanır.
*yerleşme planı birbirini tekrar eden kerpiç duvarlı çok odalı binaların sıkısık düzende yapılmasıyla oluşmustur.(aynı soydan gelmeleri ) genel anlamda çiftçi bir köy yerleşmesiir.belli sosyal kurallar arasında yasamaktadırlar.yerleşmelerde belli evlerde duvar resimleri,gömüt uygulamaları sembolizim ürünler,ataya saygı bagllık gecmişi canlı tutma çabaları içinde oldukları bilinmektedir.
*Çatalhöyük kalabalık nüfuslu büyük ölçekli organize bir yerleşme düzeni ve sembolik buluntularıyla bir kent olarak yorumlanmıştır.
*çatalhöyükün bölgedeki çagaşları canhasan ve erbaba gibi yerleşmeler dönemin ekonomisini veyerleşme ile ilgili bilgi verir.her ikiside beslenme ve tahıl baklagil tarımına dayanmaktadır.erbabaa bu durum geyik yabandomuzu kuş avlılıgı balkçılıkla tamamlamaktadır.
* göller bölgesinde ise badem agacı höyücek ve kurucay gibi yerleşmelerde kutsal merkez nitelikli yapılar çok sayıda görülmektedir. figürin ,idol, mermer kaplar,savunma amaçlı yuvarlak planlı kuleler ustalık işi boyalı çanak çömlek ekonomi tarım ve hayvancılıga dayanan aynı bölgede farklı anlayı ve uygulamalarını yansıtan bulgular saglanmıstır
*batı Anadolu ve güney bölgeler( Kıbrıs dogu Akdeniz)arasındaki benzerlik deniz yoluyla gelmiş olabilecegi şeklindedir.
*dogudaki neolitik yasam tarzinin batıya ulaşmasını izleyen yollardan birisi bogazlar üzerinden geçmektedir.( İstanbul kazılarındaki buluntular kanıtlar niteliktedir)
ÖNCÜ KENTLER – KALKOLİTİK ÇAG
*Köy yerleşmelerinden sonra kentleşme yolunda gelişen yerleşmelerin ortaya cıktıgı dönemdir.(mö 5500 ile 3000 yolları arasında )
*kalkolitik sözcük anlamıyla (bakıt+taş ) tan birleşmedir.
*kalkolitik çag zaman içindeki gelişmelere göre ilk orta ve son olarak üç bölümde incelenir.
*dogu ve güneydoğu bölgeleri bu caga Mezopotamya ile yakınile yakın ilişkiler içindedir bu nedenle güneydogu Anadolu daki gelişmeler kalkolitik yerine mezopotamyanın cagdaş kültürlerinin adları olan halaf,obeyd ve uruk baslıkları altında tanımlanır.
-ANADOLU PLATOSUNDA KALKOLİTİK-
Son neolitik çagın devamı niteligindedir belirgin degişiklik orta kalkolitik te görülür son kalkolitikde devameder.
Bir öncek dönemden farklı olarak yerleşim yer yüksek ve korunaklı alanlar tercih edilmiştir.(savunma endişesinden) hayvancılıkta elde edilen yan ürünler ekonomiyi belirleyici roldedir bölgeler arası ilşkiyi arttırmıştır.
*bu buluntulara sahip yerleşim yerleri ise kösk höyük tepecik-çiftlik Çatalhöyük ve can hasan ,höyücek kurucay hacılar güvercin kayası gelveri alişar, çadır höyük Çamlıbel tarlası,büyük güllücek ile ç batı Anadolu orman fidanlıgı
*Karadeniz kıy bölgesi yerleşim yeri: dürdan tepe ve ikiz tepe ve Marmara denizi güneyindeki ılıpınar aktopraklık barcın kuzeyinde kalan top tepe hoca çeşme ve Trakyadaki aşagı pınar kazıları ile ege bölg.yerleşim leri olan ulucak yeşil ova ege gübre yer aldıkları cevresel koşullarla gelişmiş ekonomileri mimari özellikleriyle ve ilşkileri ile bölgesel gelişmeleri yansıtırlar.
*top tepe midye toplayıcılıgının varlıgına Karsılık ılıpınarda baklagil ve tahıl yetiştiriciliginin ön planda oldugu bilinmektedir.
*ılıpınarda mimari acıdan ahşap bina yapımı hakimdir. Zamanla kerpiçle sıvanarak duvarlar oluşturulmus günele kurutulup kerpiç bloklar kullanılmıstır.
*Marmara ve trakyada yerleşmeler hendek ile çevrilmektedir.
*orta anadoluda güvercin kayası (orta kalkolitik) köy yerleşmasınden iç kale ve asagı sehir olarak ayrılan yerleşme modelidir. Ekonomi kuru tarım ve hayvancılıga dayanır.
*evlerde tarım urununun ssaklandıgı silo ve depolama mevcuttur.
Silo:yerleşim yerlerinde tarım ürünleri depoalamak için toprak içine açılmış çukur içine yapılmış depolama birimidir.
*köy agası veya bir beylik teşkil edildigi düşünülür.yerleşmenim üzerindeki kayalıkla ayrılan kısım buna örnektir.
*son kalkolitik çagda: bölgeler arası ticaret önem kazanır
Orta ve iç batı Anadolu göller yöresi ege ve karadenz kıyı kesimlerinden etkilenerek kurulan yasam biçimi yerel özelliklidir. henüz merkezi politik güçten öz edilemez
ESKİ ANADOLU TARİHİ
UNITE2
YAZILI (TARİHİ) SÜRECİN BAŞLANGICI
COĞRAFİ ÇEVRE:
MÖ ikinci bin yılın başlarında (MÖ 1950-1975) Anadolu ve Mezopotamya arasında bir ticaret köprüsü kurulmuştur.
Mezopotamya'da hammadde kaynaklarının olması ticareti zorunlu hale getirmiştir.
Bu oluşan ticaret sürecine ASSUR TİCARET KOLONİLERİ adı verilir.
Gümüş,bakır,altın ve demir yatakları vardır.
Anadolu'da Yazının Kullanılması
Yazı ilk olarak Mezopotamya'da icat edilmiştir.(MÖ dördüncü bin yılın sonlarına doğru)
MÖ 1950 yıllarında Anadolu'da yayılan ASSUR TİCARET KOLONİLERİ Anadolu'ya yazıyı getirmiştir.
Kullanılan yazı ıslak kile,stylus adlı kalem ile bastırılarak uygulanmıştır.
Çiviye benzeyen yazıya çivi yazısı,yazıldığı satha ise kil tableti denir.
Assurca,Sami Dil Ailesi'ne bağlıdır.
ASSUR TİCARET KOLONİLERİ ÇAĞINDA TİCARET
Ticaretin Önkoşullarının Oluşması:
Bu dönem Orta Tunç Çağı olarak adlandırılır.
Anadolu'da bulunan bakır tunç yapımında,gümüş ise para niteliğinde kullanılmıştır.
Anadolu'da ticareti yapılan diğer bir mal dokumadır,ASSUR ve BABİL'den getirilmiştir.
Ticaret Ağı:Bu konuyla alakalı en yeni bilgi Kayseri/Kültepe'de KANİŞ-NEŞA'da bulunan çivi yazılı tablet arşivinden sağlanmaktadır.
KARUM:Liman/rıhtım anlamına gelen ticaret merkezi kentlere denir.
WABARTUM:Misafir/konuk anlamına gelen Karum'lara bağlı Karumdan küçük kentlere denir.
BİT WARBİM:Kervanların durabilecekleri konaklama tesisleridir.
Ödeme Araçları ve Ağırlık Ölçüleri:
Bu dönemde ticaret "barter"usulü ile yapılmaktadır.Barter değiş-tokuş yani takas demektir.
III.Ur Hanedanı Dönemi'nde (MÖ 2112-2000)bazı metinlerde ödeme aracı olarak gümüş halkalar kaydedilmiştir.
En çok kullanılan ölçü birimleri MİNA ve ŞEKEL dir.
ŞİBİRTU(gümüş kırıkları),BİTGU(gümüş parçası)
Ticaretin Organizasyonu:
Assur'dan yola çıkan bir kervan buradan WASİTUM adını alan,bir çeşit çıkış vergisi,Anadolu'da iş "baş parası" anlamına gelen bir vergi ödüyordu.Buna ilaveten ticaret odasına (bit karim),"bağış"yada üyelik vergisi (datum) veriyordu.şaddutum vergiside vardır.
Sadece Assur tapınağından gelen mallardan vergi alınmıyordu.
Assurlu tüccarların inanç özgürlüklerini,oturma ve kişisel haklarını korumak Anadolu Beyi'nin göreviydi.Ayrıca bölgesindeki yol ve mal güvenliğini sağlamak zorundaydı.
Soygun gibi durumlarda malların tazmini Anadolu Beyi'ne aitti.
Ticaretin sahipleri Mezopotamya'da yaşıyorlardı Anadolu'da temsilcileri bulunuyordu.
KÜLTEPE(KANİŞ/NEŞA):
Kaniş kenti farklı kökene sahip insanların bir araya geldiği , kozmopolit bir merkezdir.
Kayseri civarındadır.
Kaniş kralının oturduğu saray,araştırmacılar tarafından "WARŞAMA SARAYI" olarak adlandırılmıştır.
Kültepe'deki ticarette teslim ve iade belgeleri, kayıtlar, satın alma belgeleri, borç senetleri, rehin muameleri,isim listeleri, yol masraf kayıtları, mahkeme tutanakları ve mektuplar kullanılmıştır.
****Karum Hattuş, Acemhöyük(aksaray),Kayalıpınar(Sivas) karum örnekleridir.
Karumların Sonu:MÖ 1750 yıllarından sonra bu merkezlerde ticaret kesintiye uğramıştır.MÖ 1650 yıllarında ise I.Hattuşili Anadolu'nun ilk güçlü krallığı olan Hitit Devleti'ni kurmuştur.
UNITE3
ANADOLU'NUN İLK İMPARATORLUĞU: HİTİTLER
Hititliler kendilerini NEŞALI ve dillerinide NEŞACA, olarak isimlendirdikleri bilinmektedir.
ÇİVİ YAZISI:
Tabletlerin adı Sümerce'de DUB,Akkadca'da TUPPA,Hititce'de ise TUPPİ'dir.
Çivi yazısı soldan sağa yazılan bir yazı sistemidir.
Tabletler genelde dikdörtgendir.Eski Babil ve öncesinde öğrenci tabletleri yuvarlak,ev ve satım belgeleri ise çivi biçimli konik tabletlerdir.Prizma şeklinde olanlar sözlük ve edebi metinler için 6 ve 8 sutunlu prizmalar ise kral yazıtları için kullanılmıştır.elektroniğini de günümüz gençliği kullanılır
zarfın kullanılması ilk defa III.Ur Sülalesi Dönemi'nde özellikle idari metinlerin yazımında kullanılmıştır.
Hiyeroglif yazı sistemi Mısır'da,çivi yazısı Mezopotamya'da doğmuştur.
Hitit Çivi Yazısı:
Çivi yazısını kullanmışlardır.
Eski Babil Çivi Yazısı uslubunu kabul etmişlerdir.
Hititoloji,Hititlerin(MÖ 1650-1200)dillerini çivi yazısıyla yazılan tabletleri okuyarak,hitit toplumunu araştıran bilim dalıdır.
Hititçe(NEŞACA)HİNT-AVRUPA DİL AİLESİ'nin yazılı belge bırakmış en eski üyesidir.
Hititliler ikinci bir yazı sistemi olarak HİTİT-LUWİ HİYEROGLİFİ'yi kullanmışlardır.Esin kaynağı Mısır Hiyeroglif yazısıdır.
HİTİT İMPARATORLUĞU'NUN SİYASAL TARİHİ
Hititlerin Kimliği:
Anadolu'ya MÖ üçüncü bin yılısn sonlarında yada ikinci bin yılın başlarında göç ettikleri varsayılır.
Hititlerden önce Anadolu'da HATTİLER yaşamıştır.
Düzenledikleri seferlerle Kuzey Suriye'ye,Batı ve Güney Anadolu'ya kadar yayılmışlardır.
MÖ on üçüncü yüzyılda Hitit Devleti altın çağını yaşamış,bir çok ülkeyi kendine bağlamış,böylece hem siyasi hemde ekonoik açıdan güçlenmiştir.
Hurri dilini kullanmışlardır.
Hurri Dili:Kuzey Suriye'de Anadolu ile Mezopotamya kültürlerinin geçiş bölgesinde yer alan HURRİ TOPLUMU nun dilidir.
HİTİT SİYASAL TARİHİNE GENEL BİR BAKIŞ
Anadolu'da ilk siyasal birlik MÖ 1750 dolaylarında kurulmuştur.
I.Hattuşili ilk Hitit Büyük Kralı sayılır.Bunun nedeni onun Anadolu sınırları dışına taşan yayılımcı bir politika izlemesidir.
I.Murşili'nin öldürülmesinden sonra Hantili tahta cıkmıştır.
Hitit prensi Zananza'nın Mısır'da öldürülmesi Hatti ve Mısır ülkelerini Kadeş Savaşına kadar sürükleyecek çatışmalar başlamıştır.Bu seferin Hatti ülkesine verdiği en büyük zarar,Suriye'den ülkeye getirilen esirlerin 20 yıldan fazla süren veba salgınının ülkeye gelmesidir.
Hitit devletinin İmparatorluğa dönüştüğü dönem I.Şuppuliliuma(MÖ 1380-1345) dönemidir.
Kadeş Savaşı MÖ 1285 I.Murşili döneminde gerçekleşti ve Hititler yendi savaşı.
MÖ 1270'te "edebi barışın ve edebi kardeşliğin"antlaşması gerçeklerşmiştir.
HİTİTLERDE DEVLET İDARESİ VE HALK
Hitit Devleti'nin idare biçimi TEOKRATİK MONARŞİ olarak tarif edilebilir.
Kralların buyrukları tannrı buyruğu kadar baş eğdirici ve karşı gelmenin cezası ölümdü.
Hitit krallarının üç tür görevi vardır;başrahiplik,başkomutanlık,başyargıçlıktır.
halk özgür insanlar ve köleler olmak üzere iki sınıfa ayrılır.
Panku:Kraliyet ailesine mensup kişilerden oluşan asiller meclisidir.
Tuliya ve Yaşlılar mecliside idare kurumlarındandır.
HİTİT EKONOMİSİ
Ekonominin temeli tarım ve hayvancılığa dayanır.
Hitit Devleti'nde toprak 3'e ayrılır;en büyük grubu saraya ait alanlardır.İkincisi tapınağa ait topraklardır.Üçüncü grup ise,şahsa ait topraklardır.
HİTİT İMPARATORLUĞU'NDA HUKUK DÜZENİ
Hititlerin kanun maddelerini içeren iki tablet bulunmuştur.Bunlardan birincisi eğer bir adam ikincisi "eger bir bağ"sözüyle başlar.Toplam 200 kanun maddesi içermektedir.
Hitit Kanunları 4 aşamadan geçmiştir.
1) İlk önce geleneksel düzenlemeler toplanmıştır.
2) İşkence cezaları yerine tazminat olarak hayvan kurbanları konmuştur.
3) Ölüm cezaları kısıtlanmış ve maddi cezalar arttırılmıştır.
4) Para cezalarının miktarlarında indirime gidilmiştir.
Hititlilerin hukuka bakış açısı tamamen dinseldir.
Talion ilkesi esas alınmıştır.(göze göz,dişe diş)
Ölüm cezaları kısıtlı ve sakatlama cezaları ise sadece kölelere verilebilirdi.
HİTİT DİNİ
Pantheon:Bir devletin oluşturduğu resmi tanrılar topluluğuna verilen isimdir.
Hititliler kendilerini bin tanrılı olarak tanımlarlar.
resmi pantheonlarında Hiint-Avrupalı Tanrılar,Asyonik Tanrılar,İndo-Ari Tanrılar,Semitik Tanrılar gibi farklı etnik kökenli toplumlardan alınan tanrılar bulunmaktaydı.
Hitit dininde Synkretizm varlığından bahsedilebilir.(synkretizm bir toplumun birden cok dini uygulamayı kabul etmesidir)
Sümerceden "tanrının evi"olarak çevrilen E.DINGIR,insanların ibadetlerini gerçekleştirdikleri tapınaklardı.
Hitit Mitolojisi:
Din ve Mitoloji ile alakalı ilk yazılı belgeler Sümerler'e aittir.
Mezopotamya'da ilk defa yazılmaya başlanan mitolojik hikayeler,Hurriler aracıllığı ile Hititlere geçmiştir.
Hitit
....
Hurri kökenli mitolojiler;Kumarbi Efsanesi,Hedammu edebiyatı ürünlerini teşkil eden mitolojileri kökenlerine göre şu gruplara ayrılır;
Hatti kökenli mitolojiler;İlluyanka Hikayesi,Kaybolan Tanrı Mitosu,Gökten Düşen Ay Mitosu Mitosu,Ullikummi Şarkısı....
UNITE4
HİTİT İMPARATORLUĞU'NUN SONU:GEÇ HİTİTİLER
HİTİT İMPARATORLUĞU'NUN SONU
Yaklaşık 5 asır kadar devam eden imparatoruluk,MÖ 1200 yıllarında bilinmeyen nedenlerden son bulmuştur.
Bundan sonra Hitit Çivi Yazısı bir daha kullanılmamıştır.
Anadolu'da bir kaç yüzyıl güçlü bir devlet kurulmamış,halk geleneksel yaşama dönmüştür.
Kraliyet ailesinden gelen sülaleler Anadolu'nun güneyine göç etmişlerdir.
İmparatorluğun çöküşünden bir süre sonra Hattuşa'da hayat,köy biçimine dönüşerek devam etmiştir.
Geç Hitit Devletleri,Hitit İmparatorluğu'nun yıkılışından bir kaç yüzyıl sonra Toros bölgesinde, Güneydoğu Anadolu'da ve Kuzey Suriye'de kurulan ve Hititlerin devamı olduğu görünen kent devletlerini tanımlar.
Kargamış kralı olan Kuzi-Teşup ve soyu,Malatya ve Kargamışta yaklaşık bir yüzyıl hüküm sürmüşlerdir.Ancak bu hanedanın sonu nedir bilinmemektedir.Olasılıkla Geç Hitit Beylikleri'de bu dönemde oluşmaya başlamışt.(MÖ 900 ve sonrası)
GEÇ HİTİT DEVLETLERİNİN DAĞILIM ALANI VE BÖLGENİN COĞRAFYASI
Güneydoğu Anadolu'da ve kısmen Kuzey Suriye'de kurulmuşlardır.
Yayılım alanını kabaca tanımlarsak;Tuz Gölü'nden Akdeniz'e kadar güney doğrultusunda çekilecek bir çizgi batı sınırın oluşturur.Kuzey sınırı ise Tuz Gölü'nden Malatya'ya kadar doğu ynünde çizilecek bir çizgidir.Bölgenin doğu sınırı ise Malatya'dan güneye Kargamış'a çizilecek bir çizgi ile belirlenebilir.Kargamış'ın daha güneyi ise Arami bölgesi sayılabilir.
Kuzey Suriye yeraltı kaynakları zengin ve tarım için uygun bir bölge olduğundan yerleşim alanı olarak seçilmiştir.
Arami:Aramiler Sami bir halktır.MÖ birinci bin yılda kuzey Mezopotamya ve Suriye civarında yaşamışlardır.MÖ 10-8 yüzyıllarda günümüz Suriye coğrafyası ve çevresinde çeşitli prenslikler kurmuşlardır.Süryanilerde Aramiler'den gelmişlerdir.
GEÇ HİTİT DEVLETLERİ
Geç Hititlerle ilgili bilgilerde araştırmalarda eksik bilgiler nedeniyle boşluklar oluşmuştur.
Genç hititlere ait mimari ve sanatsal kalıntıların genel özelliklerişunlardır;
·Genellikle kabartmalarla süslü anıtsal kapıları olan surlarla çevrilmiş kentler kurdular.
·Sarayları ve tapınakları BİT-HİLANİ(sütunlu portico)denen plan tipindedir.
·Yönetici ve tanrılara ait heykeller,stel ve kaya kabartmaları yaygındır.
·Kabartmalarla birlikte Hiyeroglif Luwicesi ve Arami Alfabesi ile yazılmış yazıtlar vardır.
·Doğu Akdeniz kıyısına yakın olan bölgede fildişi ve maden işçiliğide gelişmiştir.
KARGAMIŞ
Kargamış'ın iç şehir ve kalesi Gaziantep/Nizip Barak bucağının Karkamış köyü yakınlarındadır. Dış şehir ise Suriye'nin Jerablus/jerabis köyü sınırlarındadır.
Kargamış şehri,yaklaşık olarak MÖ 3000 yılında uygarlık sahnesine çıkmıştır.
Ekonomik ve politik olarak önemli bir merkez halini alması,Doğu Akdeniz limanlarının(Ras Şamra=Ugarit,Biblos=Gubla...)devreye girmesiyle oluşan ticaret sonucu doğmuştur.
Kargamış,Hitit imparatorluğu'nun bölgedeki hakimiyetinin anahtarı olmuştur.
MÖ 717 yılında Assur Kralı II.Sargun'un Kargamış şehrini yagmalaması ve halkını Assur'a taşımasıyla,700 yıl kadar yaşayan Kargamış artık bir Assur şehri olmuştur.
MALATYA
Hitit kaynaklarında MALDİYA,Assur yazıtlarında MELİD adı ile anılan kent modern Malatya ilinin 7km doğusunda bulunan ASLANTEPE HÖYÜĞÜ üzerine kurulmuştur.
1932 yılında başlatılan kazılarda Geç Hitit MELİD kalesinin kapısı ASLANLI KAPI açığa çıkmıştır.Aslanlı Kapı luwi Hiyeroglif örneğidir.
Kent,Assusr kaynaklarında ilk kez karal 1.Tiglat-Plaser (MÖ 1114-1076)zamanında karşımıza çıkar.
TABAL
Tabal bir krallık bölgesidir.(kral Warpalawas,Ambaras...vs)
Kayseri ve dolaylarında yer alır.(kapadokya da da...)
KIZILDAĞ
Konya-Karaman civarında yer alır.
Kral Hartapu
GURGUM
Kahramanmaraş ve dolaylarında yer alır.
Assur kaynaklarında ilk kez II.Aşurnasirpal(MÖ 883-859) döneminde geçer.
MÖ 711 de Assur kralı II.Sargun tarafından kral tahttan indirilir.Assurun bir eyaleti haline getirilir.Eyaletin adına MARGAS adı verilmiştir.
PATTİN
Antakya ve Amuk ovasını kapsar.
Pattin'in başkenti Kunalva dır.
Ülkenin adı Unqi(aramca Amq,amuk)diye de geçer.
Bazı bilinen kralları; Lubarna,Qalparunda.
KUMMUH
Adıyaman il sınırları içersindedir.Krallığın başkenti KUMMUH SAMSAT HÖYÜK'te yer alır.
kralı Qatazili'dir.
QUE VE HİLAKKU
Que kralı Kate ve Hilakku kralı PİHİRİM'dir.
MÖ 669-631'de Hilakku krallığı,Assur egemenliğini kabule zorlanmıştır.
Bölgede bulunan en önemli belgeler(Adana/Kadirli)Aslantaş-Karatepe de bulunan FENİKECE ve LUWİ HİYEROGLİFİ olarak yazılmış olan yazıtlardır.
SAM'AL
Gaziantep ve güneyinde yer alır.
Sam'al,Salmaneser sonraki Armanice adıyla BİT GABBAR devletidir.
Semitik dil ailesinden olan Fenikece ve Aramca kullanılmaktadır.
Geç Hitit Devleti'nde Devlet Yönetimi ve Ordu
Geç Hitit Devletlerinin yönetimi birbirinden bağımsızdır.
Ayrı ayrı krallar tarafından yönetilmektedir.
Dışa karşı güçsüz devletlerdir ve Assura yenik düşmüşlerdir.
GEÇ HİTİT SANATI
bu dönemde sanat eserlerinin belli bir kurala tabi oluşu ve zanaatkarlar merkezi bir güç tarafından denetlenmesi ortadan kalkmıştır.
Dünyevi konular ve betimlemeyle başlamış,savaş sahnelerine ağırlık vermişlerdir.
Hurri kültürü etkisinde gelişmiştir.
Geç Hitit Sanatı MÖ 9. YYdan itibaren hem Anadolu hemde Mezopotamya'lı özellikleri bir arada barındırmaya başlar.
Uzun Duvar,Kral Burcu,Kahramanlar Duvarı ve SU Kapısı eserleri örnektir.
ESKİ ANADOLU TARİHİ ÜNİTE 1(KONU ÖZETİ )
ANADOLUNUN TARİH ( YAZI ) ÖNCESİ DÖNEMİ
* Arkeoloji: Genel anlamda insanlık tarihini insanın geçmiş yaşamını günümüze kadar ulaşan kanıtlar ve maddi kültür kalıntılarıyla inceler.
* İnsanın günlük yaşamını kolaylaştırmak için ürettiği ilk aletlerden yazını keşfedilip kullanmaya başlanmasına kadar gecen süreye süreç tarih öncesi (prehistorya ) olarak adlandırılır.
* tarih öncesi Çağlar bugünkü bilgiler ışığında afrikada Homo habilis olarak adlandırılan insan türünün iki buçuk milyon öncesinde üretmeye başladığı tas aletlerle başlar.tarih çağlarının başlangıcı ise yazı ile belirlenir.
*yazının bulunması ve kullanımı farklı coğrafyalarda farklı tarihlerde gerçekleşmiştir. Anadoluda söz konusu olduğunda tarih öncesi çağların günümüzden yaklaşık 4000 yıl önce assur ticaret kolonileri çağından anadoluya yazının gelmesiyle sona erer.Bu tarih Mezopotamya söz konusu olduğunda günümüzden 5000 yıl tarih öncesi çağlar olarak adlandırılan bu geniş zaman süreci daraltmak amacıyla farklı dönemlere ayırılır.
Buna göre:
Paleolitik (eski taş )
Epipaleolitik (paleolitik i izleyen)
Mezolitik (orta taş )
Neolitik (yeni taş )
Kalkolitik (bakır taş)
İlk tunç çagı
Orta tunç çağı
Son tunç çağı
*insanın günlük yasamın geçiridigi alanlarda konakladıgı mekanlarda arkasında bıraktıgı ve insanın varlıgını gösteren somut izler Maddesel kalıntıdır.
PALEOLİTİK ÇAĞ(tüketici ve göçer yasam tarzı )
* Günümüze ulaşmıs en eski taş aletler ile tanımlanan eki taş yada yontma taş çağı (paleolitik cag)İnsanın doğada hazır buldugu kullandıgı ve tükettigi asamadır.
*Sıgınma olarak dogal magaraları kaya sıgınaklarını agac kovuklarını kullanmaktaydılar.
*beslenme dogada hazır buldukları hayvan leşleri bitkiler yemişler kökler toplanarak yapılıyordu. hayvanları ucurum yarlara sürerek yakalayıp satır ile parçalayıp tüketirlerdi.
*ilk insanlar konaklama ve beslenme için 15-20 kişilik küçük gruplar halnde yaşamışlardır.
*homo habilisin adılı homo erectus yaklaşık 1.8/1.5 milyon önce Afrika kıtasında çıkıp (asya ve avrupaya yayılmışlardır)
*Bu insan toplulukları paleolitik dönem boyuncas anadolunu çeşitli bölgelerini yayılmış ( güneydogu anadolu ,Marmara bölgesi, istanbul yakınları gibi)100 üzerinde konaklama yerleri bilinmektedir.
*Konya il sınırı içinde kalan dursunlu nigde ilindeki kaletepe deresi Antalya ( Karain) isatanbul (yarımburgaz) son ikisi magara yerleşimidir.geçtigimiz yıllarda denizlide bir traverten ocagındaki çalışmada buluna home erectus insanına ait kafatası anadoludaki varlklarını kanıtlamıslardır.
*Peolitigin son aşamasında insan dogayla mücadele iklim koşullarnda korunmak için çalıçırpıdan hayvan kemiklerinden çadır türü barınaklar yapmıştır.Taş boynuz kemik gibi hammadelerden delici ve kesici aletler (dilgiler) zıpkın ve oltalar üretmişlerdir.küçük oK geliştirmişler.(tavsan ve kus avlamak için) bu döneme ait önemli mekanlaran biri KARAİN magarası Hatay ilindeki ÜÇAGIZLI magarası üçagızlı magarada kalanlar süs ve takı yapmışlardır.
EPİPLAEOLİTİK /MEZOLİK ÇAĞ( degişen cevre degişen yasam biçimi)
* üst paleolitik sonunda son buzul çagının (würm)sona ermesiyle yasanan iklimsel degişiklikler sonucu başlamıstır.
*Bu degişim yasam biçimlerinide degiştirmiştir.avcılık toplayıcılık balıkçılık faliyetleriile ile göçebelikte yasayan degişimlerle birlikte yerini mevsimlik ve kalıcı yerleşime bırakmıştır.
*ilinçli besin toplayıcılık ve uzman avcılık dönemi oalrak tanmlanır. Ancak dünyanın her bölgesinde aynı anda benzerlik gerçekleşmemiştir.
*paleolitik yaşam sürdüren toplumlar epipaleolitik değisen iklim koşullarna uyum saglamak için yasam bİçimlerini geliştiren topluluklar ve meozolitik topluluklar oluşturmuşlardır.
*ülkemizde bu topluluga ait buluntu yerleri saptanmıstır.Biris mezarlıgı ve söğut tarlası gibi (g.ana.dolu) diğeri ise öküzini mağarasının kış ayları dışında en az üç mevsim kamp yeri olarak kullanılmıştır.magarada buluntular bu insanların avcılık ve kasaplık faliyetleri kemik ve taş işçiliği takı yapımı gibi faliyetleri yanında topladıkları çeşitli meyvalar haklarında bilgi verir.
* İnaçları ile ilgili sembolik buluntularda çıkarılmıştır. Bu bölgenin kuzeyinde yeralan pınarbası kazılarında orta Anadolu bölgesi epipaleolitik yaşamı ile ilgili ilginç verileri ortaya cıkarmıstır. PInarbası saz kulubelerde yasayan (pleistosen gölü) ve bataklıkta yayan balıkları, cevredeki kusları avlayarak yaban bitki toplayarak beslenen bir grup insanın kısa süreli konaklama yeridir. diğer bölge ve toluluklarla ilşkileri degiş tokuşla saglanmaktadır.
*kuzey Marmara bölgesi Karadeniz kıyılarında agaçlı agva ambarlı domalı ve gümüşdere gibi göl ve bataklIk alanlarda yasayanlar çevre özel uyum saglamıslardır.maddesel ortaklıklar dönemin belirleyici minik taş anlamına gelen genellikle geometrik biçimli mİkrolit aletlerdir.
NEOLETİK ÇAĞ ( çanak çömleksiz) Yerleşik yasam üretime geçiş
*buzul çagın sona ermesiyle baŞlayan ilklimsel ve cevresel degişimler insanın yıllık birikimi ve zihinsel birleşimiyle yasam biçimlerinde degişikli K olmustur anaolunun içinde bulundugu ön asyada degişen yasam biçiminin ilk yansıması olmuştur
*Belli bölgeden uzun sureli cevreye ve topraga baglı olarak yerleşim yaşamIn baslamasıdır.önceki dönemde mevsimlik özel amaçlı ( balılçılık toplayıcılık ) gibi yerleşme yerini bu dönemde kalıcı sürekli yerleşime bırakmıştır.
*insanların bitki ve hayvan dünyası üzerindeki gözlemleri yasam alanlarındaki secimlerini etkilemişlerdir. insanlar besin bölgesinin oldugu yerde yıl boşunca durmaya başlamIstır.( kalıcı yerleşme)
*İklim ve cografyanın etkisi ile yeni yapı biçimleri geliştirmişlerdir. Ekonomik açıdan ;avcı toplayıcılıktan tüketiilicikten üreticilige geçmişlerdir.bu degişim ( devrim ) niteligi tasır.
*Anadoludak kazılarda yeni bulgularda ( örnegin göbekli tepe) bu degişim sürecinin anlaşılmasına yönelik yapılan tartışmalara katkılar sunmaktadır.
*neolitik cagda yenitas ve obsidiyen geliştirilmiştr.
*ilkkez kilden canak çömlek üretilmiştir
.*tarım yapılmaya baslanmıstır.yerlesik köyler olusturulmustur.
*Hayvanlar evcilleştirilmştir.anıtsal boyutlarda heykeller ve kabartmalar yapılmıstr.
*bu olusumlar belli asamalar sonucu gerceklesmiştir.mö.10.000 yıl balayan ve mö 6000 yıl kadar devameden neolitik cag da insanlarda yenilikler esas alınarak iki aşamada incelenmiştir.
a-) Çanak Çömleksiz Neolitik çağ
b-) çanak çömlekli neolitik çağ
*NEolitik yanlIzca anadoluda degil dogu karadeniz kıyıları (levant bölgesi) kuzey surye kuzey ırak ve zagroslarda da ayrıntılı olarak çalışan ve farklı gelişim gösteren yerlesmeler ve kültürlerle temsil etmektedir.
*iilk asama olan çanak çömleksiz neolitk dönem yaklaşık tarih olarak mö. 10.000 ile 7000 yılları arasında yasanmıstır.
ÇANAK ÇÖMLEKSİZ NEOLİTİKTE DÖNEMDE İLK AŞAMA
*Yogun toplayıcılık ve tarim yapma ısında toplumsal yapıdada degişimler görülmektedir. Bunlardan birisi: sanatsal tinsel ürünlerde günlük ihtiyaclar dısında özel amaçlara yönelik anıtsal kolektif iş gücü gerektiren yapı buluntulardır G.A.Bölgesindeki halan çemi ( batman) Demirköy ve Çayönü (Diyarbakır) ile gökekli tepe ( Şanlıurfa) ve körtik tepe (Diyarbakır) gibi merkezler bu gelişmelerle ilgili veriler oluştururlar.
*bu dönemde hallançemi ve Çayönü topraga yarı gömük yuvarlak planlı yapılarda oturan toplayıcılık ve avcılık ile geçimlerin saglayan grupların yerleşmleridir.aletlerin çogUnlukla Bingöl civarından getrilen obsidiyenden yapmakta kap ihityaçalrını taş kaplarla saglanmaktadır.göbekli tepe bu toplulukların kolektif kült alanıdır. Bu tepedeki döneme tarihlenen çeşit ve kaliteleri açısından şaşırtıcı nitelikte kireçtasından biçimlendirilmiş görSel sanat ürünlerinin işaret ettİğİ inanç dünyası ve sosyal yapı neolitik yaşam biçimi konusunda eskİ görüşlere yep yeni boyut kazandırmıştır.bu neolitik çagın ilk evresinde ina edilen mimari yuvarlak planlı topraga dönük üst bölümleri kerpiçle sıvanmış saz ve agac dallarından yapılmaktadır.ayrıca kolektif iş gücü gerektiren özel amaçlı yapılar insa edilmiştir.döneme ait belli aletler geliştirlmşİtir. tas kaplar.boncuk yapımı gibi uzmanlk alanlar ortaya cıkmıştır.
*Obdisiyon:volkanik püskürüklerle birlikte yeryüzüne cıkan (volkanik cam) ve özellikle neolitik cagda yaygın olarak alet yapımnda kullanılan maddedir.
Kült:inanç sistemyle ilgili yapı ve uygulamaların tümüne verilen isimdir.
ÇANAK ÇÖMLEKSİZ NEOLİTİK DÖNEM İKİNCİ AŞAMA
*Çanak çömlekiz dönemin ikinci asamasında tahıl üretimin belli yerleşmelerde denendiği ve hayvanların insan kontROlünün arttıgı bilinmektedir
*Dönemin ortalarında pek çok yerleşmede belli tahıl ve bitki türlerinin yetiştirildiği yapı işçiliginde taş alet işçiliginde önemli yol katetmişlerdir.
*mimaride yuvarlak plandan dörtgen plan yapılara gecilmiş tek ve çok odalı taştan yada kerpiçte binalar yapılmıs dörtgen yapı heryerde kullanılmaya başlanmıstır.çakmaktaşı ve obsiidiyen taş aletleri çift vurma düzenli ve baskı teknigi olarak bilinen yarı teknolojler yaygın kullanılmaya balanmıstır
*Obsiiyen kimi yerleşmelerde dogu anadalo ( Bingöl civarında)kimi yerleşmelerde ise orta Anadolu( Kapadokya kaynaklarından) getirilmektedir.
*İnanç dünyasında:ölü gömme gelenekleri belirgin kullanılmıştır. Özel yapılar kült yapılar hemen her yerleşmede konut yapılardan ayrı olarak farklı boyutta özenli işçilikle farklı teknolojilerle yapılmıştır. *toplu gömütler kafatası kültü olarakta bilinen törensel uygulamalar (Çayönü) iskeletlerin alçıyla kaplanması ( körtik tepe)bu dönem yasamını belli eden özelliklerdendir . Diyarbakır/Çayönü kafataslarının ayırı bir odadatoplandıgı bina urfa/nevari çoride ve göbeklitepeden içinde bezemeleri anıtsal boyutlarda şekiller bulunan tapınaklar insanların dinsel alanda ortaya koydugu ilk olaganüstü eserler olarak degerlendiriliyor önemin sonunda ekonomide tarım yaygınlaştı hayvan evcilleştirildi evcilleşen hayvanlar arasında domuz koyun keçi ve sıgır bulunmaktaydı.
*Dogu ve güneydogu Anadolu da yapılan kurtarma kazılarında kalıcı taş ve mimari görkemli sanat ürünleri yasam biçim ile zengin verler sunmuşlardır.döneme ait yerleşmeler Çayönü caferhöyük nevali çori akarçay
*Çayönü nevali çori ve akarcaytepe mimari planlı binaları ve binaların arasında avlu olarak kullanılan açık alanlar yerleşme düzenine sahip olduklarını belirtir bu bölgede kültürel bütünlüge işaret etmektedir
*İlkkez Çatalhöyük ve Çayönü ndeki ki katlı binaların bir örnegi akarçag tepede bulunmuştur.
*Neoltikçag çanak çömleksiz evresi dogu ve ğüneydogunun dışında Kapadokya ile Konya ovası gibi orta anadoludanda bilinir 1960 ve 70 yıllarda yapılan kazılarda kazılan hasan 3.ve suberdenin yanı sıra hala sürmekte olan aşıklı höyük ve boncuklu en erken yerleşim yerlerdir.
*Konya çatal höyük 1990 yılı kazılarında çanak çömleksiz neoltik çag tabakalarının varlıgı saptanmıstır.
*mö 9 cu bin ve 8 . bin yıllara ait araştırmalarda Aksaray yakınlarındaki asıklı höyük ile cagdası boncuklu,dogu ve güneydogu Anadolu yerleşmelerinde ekonomik ve yerkeşmedüzeni geçim ekonemii tarım bilgisine ve deneyimide sahip olmakla birlikte yaban havan avı yabani tahıl bitki ve meyve toplayıcılıgı agırlktadır hayvanlar henüz evcilletirilmemiştir(asıklı höyük toplulugunda)
*Bölgedeki yerleşim düzen bal petek konumundadır.sıkısık yerleşim düzeni hakmdir.kerpicten yapılan evler damlardan girilmektedir damlar günlük yaşam alanı olarak kullanılırdı.
*güneybatı asyadaki en zengin obsidiyen yataklarına sahip olan Kapadokya bölg. Göllü dagda yapılan kaletepe obsidiyen atolyesi kazısında en eski çanak çömleksiz neolitik çaga ait iilişkilerbulunmuştur.
*kaletepe bulgular evcil hayvanların olmaıgı dolayısıyla yüktasımada insan gücüne baglı oldugu ve dönemden uzak bölge arası iletişimin oldugu ve takas yoluyla ticaret yapıldıgı ögrenilmişti.
*obsidiyenlerin kaletepe obsidi atalyösi uzman gruplar tarafından seri üretime geçilmiş güneydogu Anadolu ve kuzey suriyeden kıbrısa ihraç eildigi anlaşılmıstır.
ÇANAK ÇÖMLEKLİ NEOLİTİK ÇAG (gelişkin neolitik çifci köyler)
*bu dönemde dogadan aldıklarının yerine yenilerini yada kendi tercihlerini koymaktaırlar.
*tarım ve hayvancılık tam anlamıyla çözümlenmemiştir( besin bulma kaygısından dolayı)
*Bugday arpa gibi tahllar ile bezelye mercimek nohut baklagİllerin kultürüne alınmasını hayvanlar evcilleştirme süreci izlemiştir.
*doga üzerinde söz sahibi olan tarimcı hayvancı çiftçi topluluklar almıstır.yarının emnİyete alınması depolama yeni gelişmelere neden olmuştur.
*yerleşik yasam tarım hayvancılıgIn baslaması ve belli bölgelerde nüfusun artması ve yerleşim alanlarının belli islerle ugrasan uzman zaaanatkar grupların oluşmasını saglamıstır.
Örn:hayvanların otlatılması ekp biçme kerpiç yapımı
*bu iş gruplarını biride çanak çömlek yapımı olmustur
* güney dogu ve orta anadoluda mö 7000 lerde ilk çanak çömlek üretimi baslarmıstır.
*tas deri ve sepetten yapılan tasıma depolama pişirme kapları bu kez kilden yapılmaya baslanmıstır
*kil,kerpiç ,sıva boncuk ve heykelcilik yapımında zaten kullanılmaktadır.
*çömlek baslangıcta basıt yapılırken ilerleyen zamanlarda özenli işçilik gerektiren kaplar üretmeye başlamıslardır.zaman çinde kalplar olusturulmus mö 4. Bin yüzyılda çömlek çarkının kullanımı ve seri üretimi yapılmaya baslanmıstır.ayrıca kaplar üzerindeki bezemeler bölgesel kültürlerini yansıtmaktadır bunun hakkında bilgi vermektedir.
*kilin dogada bol miktarda bulunması pişirilerek fırınlanması killerden çok sayıda üretilmesini saglamıstır.
*mö 7000 ve 6000 arasında Anadolu ve çevresinde çanak çömlekli neolitik çag adıyla degerlendirilir.
*temel degişim sosyo- ekonomik açıdan bugünkü tarımcı ve hayvancı köy yasamına benzer çiftçi köylerin kurulmasıdır.
*anadolunu birçok bölgelerinde görülmüştür.doguan aoluda elazıg Malatya tepecik ve Tülin tepe güneyde Çayönü orta Fırat havzasında mezra-telellat ve akarçay tepe Çukurova bölgesindeki yumuktepe gibi yerleşmelerde bu dönem özelliklerini gösteren kalıntılar incelenmiştir.orta fıratta kuzey suryedeki çagdaslarla paralel bir gelişim içideki mezra-teleilat ve akarçay tepe ilk çanak çömlegin ortaya çıkısı ve gelişimi tas temelli kerpiç duvarlı muntazam dötgen planlı çok odalı konutlar işlik alanları ve yerleşim düzeni ile bu döneme ısık tutan yerleşmelerdir.
*Aynı zaman diliminde Çukurova bölgesi Kapadokya bölgesi Konya ovası göller bölgesi batı Anadolu ve Marmara denizinin çevresi ;Trakya yasam temelde benzere şekilde ancak bölgelere özgü farklılıklar sürmektedir. Çukurovada yumuk tepe orta anadoluda ve dogu Karadeniz kıyı bölgesi ile iletişim konusunda anahtar yerleşmelerdendir.orta Anadolu platasundan dogudan batıya kösk höyük ,tepecik,can hasan ,catalhöyük,erbaba,gelşkin neolitik çiftlk yerleşmelerindendir göller bölgesnde bademagacı höyücek ve hacılar ile temsil edilen direm batı Anadolu da son dönemde yapılan kazılarda ckan ulucak yeşil ova ve ege gübre gibi yerleşmelerden blinir.
*Marmara denizinin dogusundaki fikirtepe Pendik güneyindeki ılıpınar mentese aktoprak kuzeyde Trakya ve son yıllarda istanbulda yeni kazılan söz konusu dönemin yaşamını anlayabilecegimiz kazıları saglayan yerlerdir
* orta Anadolu bölgesi gelişkin neolitik yerleşmelerde ortak öge topluluklarının ,( geçim-ekonomi) tarım ve hayvancılıga dayanmasıır.tepecik çiftlik köşkhöyük yerleşmelerinde ortaya cıkarılan çanak çömlekler üzerine bir çok işlemler görülmekte ve bu işlemler ogünki koşullar hakkında günümüzüe bilgi sunmaktadır.(süt sagma balık tutma yılan ayakalama kadın dayanısmasına kadar )çeşitli figürler hayvan ve bitki dünyası hakkında bilgi saglamaktadırher iki yerleşmede obsidiyen yataklarına yakın konumlar ve dag gecitlerine hakim statejik pozisyonları ile bölge iletiişm ve alışverişte önemli yere sahiptir.bu durum toplulukların yerleşim yer seciminde tarım hayvancılık dısında hammadde kaynaklarına yakınlık komsu bölge ve toluluklarla artan ilişkilerden kaynaklanır
*orta anadolunu Konya ovasındaki yerleşmelerde ( Çatalhöyük ) 1960 lardaki kazılar sonucu 1990 yılındaki kazılar dahil birçok bulgular çıkmıştır.yasam biçimlerinin anlasılması ve acıklanması için anahtar yerleşmeye sahiptir.ilkkez (çanak çömleksiz cagda ) iskan edildigi dönemde sulak ve bataklık olması tarım ve küçük bas hayvana dayanması cevre ile çelişkili olsada en büyük nedeni kl yataklarına yakınlıgıdır bunla brlikte çok sayıda heykel kabarta sıva ile biçimlendirilmiş yapı ögeleri i çin zengin kil yatakları yerleşimlerini etkilemiştir.
*çatal höyükün geçim ekonomisi küçük boyutludur. Üretim ve depolama hane halkına aittir.beslenme tahıl üretimine koyun ve keci besleyiciligine dayanır.
*yerleşme planı birbirini tekrar eden kerpiç duvarlı çok odalı binaların sıkısık düzende yapılmasıyla oluşmustur.(aynı soydan gelmeleri ) genel anlamda çiftçi bir köy yerleşmesiir.belli sosyal kurallar arasında yasamaktadırlar.yerleşmelerde belli evlerde duvar resimleri,gömüt uygulamaları sembolizim ürünler,ataya saygı bagllık gecmişi canlı tutma çabaları içinde oldukları bilinmektedir.
*Çatalhöyük kalabalık nüfuslu büyük ölçekli organize bir yerleşme düzeni ve sembolik buluntularıyla bir kent olarak yorumlanmıştır.
*çatalhöyükün bölgedeki çagaşları canhasan ve erbaba gibi yerleşmeler dönemin ekonomisini veyerleşme ile ilgili bilgi verir.her ikiside beslenme ve tahıl baklagil tarımına dayanmaktadır.erbabaa bu durum geyik yabandomuzu kuş avlılıgı balkçılıkla tamamlamaktadır.
* göller bölgesinde ise badem agacı höyücek ve kurucay gibi yerleşmelerde kutsal merkez nitelikli yapılar çok sayıda görülmektedir. figürin ,idol, mermer kaplar,savunma amaçlı yuvarlak planlı kuleler ustalık işi boyalı çanak çömlek ekonomi tarım ve hayvancılıga dayanan aynı bölgede farklı anlayı ve uygulamalarını yansıtan bulgular saglanmıstır
*batı Anadolu ve güney bölgeler( Kıbrıs dogu Akdeniz)arasındaki benzerlik deniz yoluyla gelmiş olabilecegi şeklindedir.
*dogudaki neolitik yasam tarzinin batıya ulaşmasını izleyen yollardan birisi bogazlar üzerinden geçmektedir.( İstanbul kazılarındaki buluntular kanıtlar niteliktedir)
ÖNCÜ KENTLER – KALKOLİTİK ÇAG
*Köy yerleşmelerinden sonra kentleşme yolunda gelişen yerleşmelerin ortaya cıktıgı dönemdir.(mö 5500 ile 3000 yolları arasında )
*kalkolitik sözcük anlamıyla (bakıt+taş ) tan birleşmedir.
*kalkolitik çag zaman içindeki gelişmelere göre ilk orta ve son olarak üç bölümde incelenir.
*dogu ve güneydoğu bölgeleri bu caga Mezopotamya ile yakınile yakın ilişkiler içindedir bu nedenle güneydogu Anadolu daki gelişmeler kalkolitik yerine mezopotamyanın cagdaş kültürlerinin adları olan halaf,obeyd ve uruk baslıkları altında tanımlanır.
-ANADOLU PLATOSUNDA KALKOLİTİK-
Son neolitik çagın devamı niteligindedir belirgin degişiklik orta kalkolitik te görülür son kalkolitikde devameder.
Bir öncek dönemden farklı olarak yerleşim yer yüksek ve korunaklı alanlar tercih edilmiştir.(savunma endişesinden) hayvancılıkta elde edilen yan ürünler ekonomiyi belirleyici roldedir bölgeler arası ilşkiyi arttırmıştır.
*bu buluntulara sahip yerleşim yerleri ise kösk höyük tepecik-çiftlik Çatalhöyük ve can hasan ,höyücek kurucay hacılar güvercin kayası gelveri alişar, çadır höyük Çamlıbel tarlası,büyük güllücek ile ç batı Anadolu orman fidanlıgı
*Karadeniz kıy bölgesi yerleşim yeri: dürdan tepe ve ikiz tepe ve Marmara denizi güneyindeki ılıpınar aktopraklık barcın kuzeyinde kalan top tepe hoca çeşme ve Trakyadaki aşagı pınar kazıları ile ege bölg.yerleşim leri olan ulucak yeşil ova ege gübre yer aldıkları cevresel koşullarla gelişmiş ekonomileri mimari özellikleriyle ve ilşkileri ile bölgesel gelişmeleri yansıtırlar.
*top tepe midye toplayıcılıgının varlıgına Karsılık ılıpınarda baklagil ve tahıl yetiştiriciliginin ön planda oldugu bilinmektedir.
*ılıpınarda mimari acıdan ahşap bina yapımı hakimdir. Zamanla kerpiçle sıvanarak duvarlar oluşturulmus günele kurutulup kerpiç bloklar kullanılmıstır.
*Marmara ve trakyada yerleşmeler hendek ile çevrilmektedir.
*orta anadoluda güvercin kayası (orta kalkolitik) köy yerleşmasınden iç kale ve asagı sehir olarak ayrılan yerleşme modelidir. Ekonomi kuru tarım ve hayvancılıga dayanır.
*evlerde tarım urununun ssaklandıgı silo ve depolama mevcuttur.
Silo:yerleşim yerlerinde tarım ürünleri depoalamak için toprak içine açılmış çukur içine yapılmış depolama birimidir.
*köy agası veya bir beylik teşkil edildigi düşünülür.yerleşmenim üzerindeki kayalıkla ayrılan kısım buna örnektir.
*son kalkolitik çagda: bölgeler arası ticaret önem kazanır
Orta ve iç batı Anadolu göller yöresi ege ve karadenz kıyı kesimlerinden etkilenerek kurulan yasam biçimi yerel özelliklidir. henüz merkezi politik güçten öz edilemez
ESKİ ANADOLU TARİHİ
UNITE2
YAZILI (TARİHİ) SÜRECİN BAŞLANGICI
COĞRAFİ ÇEVRE:
MÖ ikinci bin yılın başlarında (MÖ 1950-1975) Anadolu ve Mezopotamya arasında bir ticaret köprüsü kurulmuştur.
Mezopotamya'da hammadde kaynaklarının olması ticareti zorunlu hale getirmiştir.
Bu oluşan ticaret sürecine ASSUR TİCARET KOLONİLERİ adı verilir.
Gümüş,bakır,altın ve demir yatakları vardır.
Anadolu'da Yazının Kullanılması
Yazı ilk olarak Mezopotamya'da icat edilmiştir.(MÖ dördüncü bin yılın sonlarına doğru)
MÖ 1950 yıllarında Anadolu'da yayılan ASSUR TİCARET KOLONİLERİ Anadolu'ya yazıyı getirmiştir.
Kullanılan yazı ıslak kile,stylus adlı kalem ile bastırılarak uygulanmıştır.
Çiviye benzeyen yazıya çivi yazısı,yazıldığı satha ise kil tableti denir.
Assurca,Sami Dil Ailesi'ne bağlıdır.
ASSUR TİCARET KOLONİLERİ ÇAĞINDA TİCARET
Ticaretin Önkoşullarının Oluşması:
Bu dönem Orta Tunç Çağı olarak adlandırılır.
Anadolu'da bulunan bakır tunç yapımında,gümüş ise para niteliğinde kullanılmıştır.
Anadolu'da ticareti yapılan diğer bir mal dokumadır,ASSUR ve BABİL'den getirilmiştir.
Ticaret Ağı:Bu konuyla alakalı en yeni bilgi Kayseri/Kültepe'de KANİŞ-NEŞA'da bulunan çivi yazılı tablet arşivinden sağlanmaktadır.
KARUM:Liman/rıhtım anlamına gelen ticaret merkezi kentlere denir.
WABARTUM:Misafir/konuk anlamına gelen Karum'lara bağlı Karumdan küçük kentlere denir.
BİT WARBİM:Kervanların durabilecekleri konaklama tesisleridir.
Ödeme Araçları ve Ağırlık Ölçüleri:
Bu dönemde ticaret "barter"usulü ile yapılmaktadır.Barter değiş-tokuş yani takas demektir.
III.Ur Hanedanı Dönemi'nde (MÖ 2112-2000)bazı metinlerde ödeme aracı olarak gümüş halkalar kaydedilmiştir.
En çok kullanılan ölçü birimleri MİNA ve ŞEKEL dir.
ŞİBİRTU(gümüş kırıkları),BİTGU(gümüş parçası)
Ticaretin Organizasyonu:
Assur'dan yola çıkan bir kervan buradan WASİTUM adını alan,bir çeşit çıkış vergisi,Anadolu'da iş "baş parası" anlamına gelen bir vergi ödüyordu.Buna ilaveten ticaret odasına (bit karim),"bağış"yada üyelik vergisi (datum) veriyordu.şaddutum vergiside vardır.
Sadece Assur tapınağından gelen mallardan vergi alınmıyordu.
Assurlu tüccarların inanç özgürlüklerini,oturma ve kişisel haklarını korumak Anadolu Beyi'nin göreviydi.Ayrıca bölgesindeki yol ve mal güvenliğini sağlamak zorundaydı.
Soygun gibi durumlarda malların tazmini Anadolu Beyi'ne aitti.
Ticaretin sahipleri Mezopotamya'da yaşıyorlardı Anadolu'da temsilcileri bulunuyordu.
KÜLTEPE(KANİŞ/NEŞA):
Kaniş kenti farklı kökene sahip insanların bir araya geldiği , kozmopolit bir merkezdir.
Kayseri civarındadır.
Kaniş kralının oturduğu saray,araştırmacılar tarafından "WARŞAMA SARAYI" olarak adlandırılmıştır.
Kültepe'deki ticarette teslim ve iade belgeleri, kayıtlar, satın alma belgeleri, borç senetleri, rehin muameleri,isim listeleri, yol masraf kayıtları, mahkeme tutanakları ve mektuplar kullanılmıştır.
****Karum Hattuş, Acemhöyük(aksaray),Kayalıpınar(Sivas) karum örnekleridir.
Karumların Sonu:MÖ 1750 yıllarından sonra bu merkezlerde ticaret kesintiye uğramıştır.MÖ 1650 yıllarında ise I.Hattuşili Anadolu'nun ilk güçlü krallığı olan Hitit Devleti'ni kurmuştur.
UNITE3
ANADOLU'NUN İLK İMPARATORLUĞU: HİTİTLER
Hititliler kendilerini NEŞALI ve dillerinide NEŞACA, olarak isimlendirdikleri bilinmektedir.
ÇİVİ YAZISI:
Tabletlerin adı Sümerce'de DUB,Akkadca'da TUPPA,Hititce'de ise TUPPİ'dir.
Çivi yazısı soldan sağa yazılan bir yazı sistemidir.
Tabletler genelde dikdörtgendir.Eski Babil ve öncesinde öğrenci tabletleri yuvarlak,ev ve satım belgeleri ise çivi biçimli konik tabletlerdir.Prizma şeklinde olanlar sözlük ve edebi metinler için 6 ve 8 sutunlu prizmalar ise kral yazıtları için kullanılmıştır.elektroniğini de günümüz gençliği kullanılır
zarfın kullanılması ilk defa III.Ur Sülalesi Dönemi'nde özellikle idari metinlerin yazımında kullanılmıştır.
Hiyeroglif yazı sistemi Mısır'da,çivi yazısı Mezopotamya'da doğmuştur.
Hitit Çivi Yazısı:
Çivi yazısını kullanmışlardır.
Eski Babil Çivi Yazısı uslubunu kabul etmişlerdir.
Hititoloji,Hititlerin(MÖ 1650-1200)dillerini çivi yazısıyla yazılan tabletleri okuyarak,hitit toplumunu araştıran bilim dalıdır.
Hititçe(NEŞACA)HİNT-AVRUPA DİL AİLESİ'nin yazılı belge bırakmış en eski üyesidir.
Hititliler ikinci bir yazı sistemi olarak HİTİT-LUWİ HİYEROGLİFİ'yi kullanmışlardır.Esin kaynağı Mısır Hiyeroglif yazısıdır.
HİTİT İMPARATORLUĞU'NUN SİYASAL TARİHİ
Hititlerin Kimliği:
Anadolu'ya MÖ üçüncü bin yılısn sonlarında yada ikinci bin yılın başlarında göç ettikleri varsayılır.
Hititlerden önce Anadolu'da HATTİLER yaşamıştır.
Düzenledikleri seferlerle Kuzey Suriye'ye,Batı ve Güney Anadolu'ya kadar yayılmışlardır.
MÖ on üçüncü yüzyılda Hitit Devleti altın çağını yaşamış,bir çok ülkeyi kendine bağlamış,böylece hem siyasi hemde ekonoik açıdan güçlenmiştir.
Hurri dilini kullanmışlardır.
Hurri Dili:Kuzey Suriye'de Anadolu ile Mezopotamya kültürlerinin geçiş bölgesinde yer alan HURRİ TOPLUMU nun dilidir.
HİTİT SİYASAL TARİHİNE GENEL BİR BAKIŞ
Anadolu'da ilk siyasal birlik MÖ 1750 dolaylarında kurulmuştur.
I.Hattuşili ilk Hitit Büyük Kralı sayılır.Bunun nedeni onun Anadolu sınırları dışına taşan yayılımcı bir politika izlemesidir.
I.Murşili'nin öldürülmesinden sonra Hantili tahta cıkmıştır.
Hitit prensi Zananza'nın Mısır'da öldürülmesi Hatti ve Mısır ülkelerini Kadeş Savaşına kadar sürükleyecek çatışmalar başlamıştır.Bu seferin Hatti ülkesine verdiği en büyük zarar,Suriye'den ülkeye getirilen esirlerin 20 yıldan fazla süren veba salgınının ülkeye gelmesidir.
Hitit devletinin İmparatorluğa dönüştüğü dönem I.Şuppuliliuma(MÖ 1380-1345) dönemidir.
Kadeş Savaşı MÖ 1285 I.Murşili döneminde gerçekleşti ve Hititler yendi savaşı.
MÖ 1270'te "edebi barışın ve edebi kardeşliğin"antlaşması gerçeklerşmiştir.
HİTİTLERDE DEVLET İDARESİ VE HALK
Hitit Devleti'nin idare biçimi TEOKRATİK MONARŞİ olarak tarif edilebilir.
Kralların buyrukları tannrı buyruğu kadar baş eğdirici ve karşı gelmenin cezası ölümdü.
Hitit krallarının üç tür görevi vardır;başrahiplik,başkomutanlık,başyargıçlıktır.
halk özgür insanlar ve köleler olmak üzere iki sınıfa ayrılır.
Panku:Kraliyet ailesine mensup kişilerden oluşan asiller meclisidir.
Tuliya ve Yaşlılar mecliside idare kurumlarındandır.
HİTİT EKONOMİSİ
Ekonominin temeli tarım ve hayvancılığa dayanır.
Hitit Devleti'nde toprak 3'e ayrılır;en büyük grubu saraya ait alanlardır.İkincisi tapınağa ait topraklardır.Üçüncü grup ise,şahsa ait topraklardır.
HİTİT İMPARATORLUĞU'NDA HUKUK DÜZENİ
Hititlerin kanun maddelerini içeren iki tablet bulunmuştur.Bunlardan birincisi eğer bir adam ikincisi "eger bir bağ"sözüyle başlar.Toplam 200 kanun maddesi içermektedir.
Hitit Kanunları 4 aşamadan geçmiştir.
1) İlk önce geleneksel düzenlemeler toplanmıştır.
2) İşkence cezaları yerine tazminat olarak hayvan kurbanları konmuştur.
3) Ölüm cezaları kısıtlanmış ve maddi cezalar arttırılmıştır.
4) Para cezalarının miktarlarında indirime gidilmiştir.
Hititlilerin hukuka bakış açısı tamamen dinseldir.
Talion ilkesi esas alınmıştır.(göze göz,dişe diş)
Ölüm cezaları kısıtlı ve sakatlama cezaları ise sadece kölelere verilebilirdi.
HİTİT DİNİ
Pantheon:Bir devletin oluşturduğu resmi tanrılar topluluğuna verilen isimdir.
Hititliler kendilerini bin tanrılı olarak tanımlarlar.
resmi pantheonlarında Hiint-Avrupalı Tanrılar,Asyonik Tanrılar,İndo-Ari Tanrılar,Semitik Tanrılar gibi farklı etnik kökenli toplumlardan alınan tanrılar bulunmaktaydı.
Hitit dininde Synkretizm varlığından bahsedilebilir.(synkretizm bir toplumun birden cok dini uygulamayı kabul etmesidir)
Sümerceden "tanrının evi"olarak çevrilen E.DINGIR,insanların ibadetlerini gerçekleştirdikleri tapınaklardı.
Hitit Mitolojisi:
Din ve Mitoloji ile alakalı ilk yazılı belgeler Sümerler'e aittir.
Mezopotamya'da ilk defa yazılmaya başlanan mitolojik hikayeler,Hurriler aracıllığı ile Hititlere geçmiştir.
Hitit
....
Hurri kökenli mitolojiler;Kumarbi Efsanesi,Hedammu edebiyatı ürünlerini teşkil eden mitolojileri kökenlerine göre şu gruplara ayrılır;
Hatti kökenli mitolojiler;İlluyanka Hikayesi,Kaybolan Tanrı Mitosu,Gökten Düşen Ay Mitosu Mitosu,Ullikummi Şarkısı....
UNITE4
HİTİT İMPARATORLUĞU'NUN SONU:GEÇ HİTİTİLER
HİTİT İMPARATORLUĞU'NUN SONU
Yaklaşık 5 asır kadar devam eden imparatoruluk,MÖ 1200 yıllarında bilinmeyen nedenlerden son bulmuştur.
Bundan sonra Hitit Çivi Yazısı bir daha kullanılmamıştır.
Anadolu'da bir kaç yüzyıl güçlü bir devlet kurulmamış,halk geleneksel yaşama dönmüştür.
Kraliyet ailesinden gelen sülaleler Anadolu'nun güneyine göç etmişlerdir.
İmparatorluğun çöküşünden bir süre sonra Hattuşa'da hayat,köy biçimine dönüşerek devam etmiştir.
Geç Hitit Devletleri,Hitit İmparatorluğu'nun yıkılışından bir kaç yüzyıl sonra Toros bölgesinde, Güneydoğu Anadolu'da ve Kuzey Suriye'de kurulan ve Hititlerin devamı olduğu görünen kent devletlerini tanımlar.
Kargamış kralı olan Kuzi-Teşup ve soyu,Malatya ve Kargamışta yaklaşık bir yüzyıl hüküm sürmüşlerdir.Ancak bu hanedanın sonu nedir bilinmemektedir.Olasılıkla Geç Hitit Beylikleri'de bu dönemde oluşmaya başlamışt.(MÖ 900 ve sonrası)
GEÇ HİTİT DEVLETLERİNİN DAĞILIM ALANI VE BÖLGENİN COĞRAFYASI
Güneydoğu Anadolu'da ve kısmen Kuzey Suriye'de kurulmuşlardır.
Yayılım alanını kabaca tanımlarsak;Tuz Gölü'nden Akdeniz'e kadar güney doğrultusunda çekilecek bir çizgi batı sınırın oluşturur.Kuzey sınırı ise Tuz Gölü'nden Malatya'ya kadar doğu ynünde çizilecek bir çizgidir.Bölgenin doğu sınırı ise Malatya'dan güneye Kargamış'a çizilecek bir çizgi ile belirlenebilir.Kargamış'ın daha güneyi ise Arami bölgesi sayılabilir.
Kuzey Suriye yeraltı kaynakları zengin ve tarım için uygun bir bölge olduğundan yerleşim alanı olarak seçilmiştir.
Arami:Aramiler Sami bir halktır.MÖ birinci bin yılda kuzey Mezopotamya ve Suriye civarında yaşamışlardır.MÖ 10-8 yüzyıllarda günümüz Suriye coğrafyası ve çevresinde çeşitli prenslikler kurmuşlardır.Süryanilerde Aramiler'den gelmişlerdir.
GEÇ HİTİT DEVLETLERİ
Geç Hititlerle ilgili bilgilerde araştırmalarda eksik bilgiler nedeniyle boşluklar oluşmuştur.
Genç hititlere ait mimari ve sanatsal kalıntıların genel özelliklerişunlardır;
·Genellikle kabartmalarla süslü anıtsal kapıları olan surlarla çevrilmiş kentler kurdular.
·Sarayları ve tapınakları BİT-HİLANİ(sütunlu portico)denen plan tipindedir.
·Yönetici ve tanrılara ait heykeller,stel ve kaya kabartmaları yaygındır.
·Kabartmalarla birlikte Hiyeroglif Luwicesi ve Arami Alfabesi ile yazılmış yazıtlar vardır.
·Doğu Akdeniz kıyısına yakın olan bölgede fildişi ve maden işçiliğide gelişmiştir.
KARGAMIŞ
Kargamış'ın iç şehir ve kalesi Gaziantep/Nizip Barak bucağının Karkamış köyü yakınlarındadır. Dış şehir ise Suriye'nin Jerablus/jerabis köyü sınırlarındadır.
Kargamış şehri,yaklaşık olarak MÖ 3000 yılında uygarlık sahnesine çıkmıştır.
Ekonomik ve politik olarak önemli bir merkez halini alması,Doğu Akdeniz limanlarının(Ras Şamra=Ugarit,Biblos=Gubla...)devreye girmesiyle oluşan ticaret sonucu doğmuştur.
Kargamış,Hitit imparatorluğu'nun bölgedeki hakimiyetinin anahtarı olmuştur.
MÖ 717 yılında Assur Kralı II.Sargun'un Kargamış şehrini yagmalaması ve halkını Assur'a taşımasıyla,700 yıl kadar yaşayan Kargamış artık bir Assur şehri olmuştur.
MALATYA
Hitit kaynaklarında MALDİYA,Assur yazıtlarında MELİD adı ile anılan kent modern Malatya ilinin 7km doğusunda bulunan ASLANTEPE HÖYÜĞÜ üzerine kurulmuştur.
1932 yılında başlatılan kazılarda Geç Hitit MELİD kalesinin kapısı ASLANLI KAPI açığa çıkmıştır.Aslanlı Kapı luwi Hiyeroglif örneğidir.
Kent,Assusr kaynaklarında ilk kez karal 1.Tiglat-Plaser (MÖ 1114-1076)zamanında karşımıza çıkar.
TABAL
Tabal bir krallık bölgesidir.(kral Warpalawas,Ambaras...vs)
Kayseri ve dolaylarında yer alır.(kapadokya da da...)
KIZILDAĞ
Konya-Karaman civarında yer alır.
Kral Hartapu
GURGUM
Kahramanmaraş ve dolaylarında yer alır.
Assur kaynaklarında ilk kez II.Aşurnasirpal(MÖ 883-859) döneminde geçer.
MÖ 711 de Assur kralı II.Sargun tarafından kral tahttan indirilir.Assurun bir eyaleti haline getirilir.Eyaletin adına MARGAS adı verilmiştir.
PATTİN
Antakya ve Amuk ovasını kapsar.
Pattin'in başkenti Kunalva dır.
Ülkenin adı Unqi(aramca Amq,amuk)diye de geçer.
Bazı bilinen kralları; Lubarna,Qalparunda.
KUMMUH
Adıyaman il sınırları içersindedir.Krallığın başkenti KUMMUH SAMSAT HÖYÜK'te yer alır.
kralı Qatazili'dir.
QUE VE HİLAKKU
Que kralı Kate ve Hilakku kralı PİHİRİM'dir.
MÖ 669-631'de Hilakku krallığı,Assur egemenliğini kabule zorlanmıştır.
Bölgede bulunan en önemli belgeler(Adana/Kadirli)Aslantaş-Karatepe de bulunan FENİKECE ve LUWİ HİYEROGLİFİ olarak yazılmış olan yazıtlardır.
SAM'AL
Gaziantep ve güneyinde yer alır.
Sam'al,Salmaneser sonraki Armanice adıyla BİT GABBAR devletidir.
Semitik dil ailesinden olan Fenikece ve Aramca kullanılmaktadır.
Geç Hitit Devleti'nde Devlet Yönetimi ve Ordu
Geç Hitit Devletlerinin yönetimi birbirinden bağımsızdır.
Ayrı ayrı krallar tarafından yönetilmektedir.
Dışa karşı güçsüz devletlerdir ve Assura yenik düşmüşlerdir.
GEÇ HİTİT SANATI
bu dönemde sanat eserlerinin belli bir kurala tabi oluşu ve zanaatkarlar merkezi bir güç tarafından denetlenmesi ortadan kalkmıştır.
Dünyevi konular ve betimlemeyle başlamış,savaş sahnelerine ağırlık vermişlerdir.
Hurri kültürü etkisinde gelişmiştir.
Geç Hitit Sanatı MÖ 9. YYdan itibaren hem Anadolu hemde Mezopotamya'lı özellikleri bir arada barındırmaya başlar.
Uzun Duvar,Kral Burcu,Kahramanlar Duvarı ve SU Kapısı eserleri örnektir.